Evet itiraf ediyorum benim de parfümlere karşı bir zaafım var.Belli bir koku tarzım olsa da bazen sınırlarımı aşıp çok ilginç kokulara da vurulabiliyorum.Bendeniz çiçeksigiller olsun,pudra ve kremsi kokular olsun,sabunsu olsun o civarlarda gezer dururum.Ama bazen de vanilya,sedir,sandal,kehribar,turunçgil,tütün,anason,amber,paçuli,vetiver,bergamot,misk,şipre,meyan,bambu,yosun,pembe biber,karabiber notaları varsa bir parfümde akan sular durur benim için :)
Parfümde en önemli iki şey kalıcılık(edp>edt olayı) ve kokunun tenime uyum sağlaması bana göre.Bu ikisi oldu mu tamamdır.Tabi bir de o kokunun beni benden alması lazım :) Bence sizde parfüm alırken bu iki buçuk unsura dikkat edin.Sırf bir parfüm çok popüler diye ya da bir arkadaşınızda çok güzel kokuyor diye hemen gidip almayın.Önce kendi teninizde bir deneyin,bakalım güzel duracak mı?Mümkünse yarım gün müddet verin kokuya çünkü saatler geçtikçe değişir koku teninizde.Ve tabi ki seçtiğiniz kokunun sizi mutlu eden,gün içerisinde üzerinizde taşımaktan keyif aldığınız ve özel hissetmenizi sağlayan bir koku olması da çok önemli.Yoksa "o piti piti..." yaparak parfüm alırdık öyle değil mi :) Aman Allah korusun :)
Bir de imkanınız varsa orijinal parfüm almaya çalışın çünkü hem sağlık açısından hem de kokunun kalitesi açısından çok fark var aralarında,açık parfümlerle.Açık parfümlerin içine ne konduğunu tam olarak bilmiyoruz ama cilt kanserine davetiye çıkardığını biliyoruz.Hele ki direkt teninize sakın ola uygulamayın.Kıyafetlere sıkmak daha mantıklı.Her ne kadar orijinal kokunun çok benzerini taklit etseler de onun yerini tutmuyor tabi ki,kısa bir süre sonra bozuluyor koku.
Bu arada orijinal parfümlerden kastım sadece high end markaların parfümleri değil tabi ki.Benim koleksiyonumun tamamı da high end markalardan oluşmuyor.Mesela Avon parfümleri içerik açısından daha temiz,güzel kokular ve uygun fiyatlı.Ülkemizde Hunca Kozmetik'in çıkardığı parfümleri de sayabilirim.The Body Shop,Yves Rocher parfümleri...Gratis ve Watsons'larda,parfüm bölümlerinde de bulabilirsiniz hoş kokular :) Bu uzun girizgah bölümünden sonra geçelim yazının yıldızına :)
Erkek arkadaşım tarafından yeni hediye edilen bu parfümü bir aydır çok severek kullanıyorum.Beni çok iyi tanıdığı için nokta atışı yapmış diyebilirim :)
Notalarına geçmeden önce ıvır zıvırlarından bahsedelim.Şişe tasarımı gayet sade ve kokusu gibi sportif.Hugo Boss'un elimdeki bir diğer parfümü Ma Vie'den de yola çıkarak genel olarak Boss parfümlerinin yapısı sportiflik bence.Sportif,hızlı şehir hayatına uyum sağlamış,enerjik bayanlar için üretilmiş.Eau de parfum olduğundan da kalıcılığı güzel.Tenime iyi uyum sağladı ve kokunun beni tamamladığını düşünüyorum.
Bence yazı kışı,gecesi gündüzü olmayan bir parfüm.Her ana uyum sağlıyor.Ve koku birazcık Caldion'a benziyor.Ki yıllar önce severek kullanmıştım o parfümü de ama çok az andırıyor.Onu seviyorsanız Woman'ı da seversiniz bence.50 ml olması gayet ideal benim için.İlk defa kullanacağım bir parfümün 30 ml ya da 50 ml olmasını tercih ediyorum.Çünkü alırken test etsem de,kokunun beni sonradan sıkabilme ihtimali oluyor.Bu yüzden yeni tanıştığım bir parfümün devasa boy olmasındansa küçük boylarda olması daha mantıklı.
Gelelim asıl olaya.Notaları nedir bunun?Benim hissettiğim çiçeksi ve çok hafif sportif.Koku kesinlikle keskinlik barındırmıyor.Her notası çok yumuşak işlenmiş.Mizu.com'dan edindiğim bilgilere göre çiçeksiliğin yanında meyvemsi de bir kokuymuş,burnuma hiç gelmese de.Üst notaları mandalina,mango;orta notaları frezya,çarkıfelek çiçeği;alt notaları sandal ve sedir imiş.Mandalinayı hafiften hissettim ki çok severim.Parfümü sportif yapan notalar ise yine hafiften gelen sandal ve sedir bence.
Her mevsimde kullanabileceğiniz,günlük bir parfüm olarak tavsiye ederim.Kokunun başınızı ağrıtması,burnunuzu yorması imkansız.Hafif ama aynı zamanda kalıcı bir parfüm.Bu vatandaş bu şekildeydi.Bakalım önümüzdeki aylarda hangi parfümleri inceleyeceğiz :)
Yorumlarınızı aşağıya yazarsanız sevinirim.Görüşmek üzere...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder